Kitap çeşitli hikayelerden oluşuyor, tek ortak noktaları hikayelerdeki temanın 'bir çift ayakkabı' olması. En güzeli de, hepsinin yaşanmış, gerçek hikayelerden oluşması ve de bir çok ünlü isimle ilgili olması.
Nazım Hikmet'ten Charlie Chaplin'e, Aşık Veysel'e kadar kimi ararsanız bulabilirsiniz. Beni en çok etkileyen kısım bu olmuştu. Kitabı çok beğenmekle kalmayıp sayfalarca sürebilecek kadar beğendiğim cümleleri bir kenara not ettim. Öyle çoktu ki beğendiğim kısımlar, kitap zincirimizin notları arasına eklerken büyük bir eleme yapmak zorunda kaldım.
Okuyun, okutun.
Yeri gelmişken, ufak ama yüreği güzel, neşeli insanlardan oluşan kitap dostlarima da onlarla tanıştığım ve bu kitabı okumama vesile oldukları için teşekkür etmek istiyorum. Ben bize muhtesem yedili diyorum :)
Hayatın zenğinliği hissi senetlerdedir
Sultan Abdülaziz’in Avrupa’ya seyahati fikri öne sürüldüğünde, Müslüman olmayan topraklara basacak olması hoş karşılanmaz. Bunun üzerine, ayakkabısının tabanı açılır, içine İstanbul toprağı serpilir ve tekrar yapıştırılır. Böylece her zaman kendi topraklarına basmış olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder